Merhabalar,
Sürdürülebilir Kentsel Hareketlilik Planları her geçen gün daha da önem kazanan ve ismini sıklıkla duyduğumuz bir kavram olarak önümüze çıkmakta. Avrupa şehirlerinin düzenlenmesinde ortaya çıkan bu uygulamalar günümüzde ülkemizde de başlamış ve gelecekte de hızla artması beklenmektedir.
Bu yazımızda SUMP uygulamalarının ne anlama geldiğini ve şehirlere ne gibi faydalar sağladığını sade ve anlaşılır bir dille sizlere aktarmak istedik.
Keyifli Okumalar..
SUMP NEDİR?
İngilizce’de “Sustainable Urban Mobility Plan (SUMP)” olarak bilinen stratejik planlamalar Türkçe’ye “Sürdürülebilir Kentsel Hareketlilik Planı (SKHP)” olarak çevrilmiştir.
SUMP tanım olarak, daha iyi bir yaşam kalitesi sağlamak amacıyla, şehirlerde ve şehir çevresinde bulunan insanların ve işletmelerinin hareketlilik gereksinimlerinin karşılanması için hazırlanan stratejik bir plandır.
Sürdürülebilir Kentsel Hareketlilik Planlaması, Avrupa’nın fiili olarak kentsel ulaşımı planlama konseptidir. Bu konseptler günümüzde ülkemizde de görülmeye başlamıştır. Geçtiğimiz günlerde sizlerle paylaştığımız ve bizimde bir parçası olacağımız İzmir SUMP bunlardan bir tanesidir. İzmir SUMP, Türkiye'de IPA II Teknik Destek Projesi ile Türkiye'de SUMP hazırlayacak ilk kent olma özelliğine kavuşmuştur. Gelecekte SUMP uygulamalarının ülkemizde hızla artması beklenmektedir.(Sump İzmir)
SUMP uygulamaları, vatandaşların etkin katılımına, kurumlar arasında yüksek düzeyde iş birliğine, tüm ulaşım türlerinin entegre bir şekilde geliştirilmesine, izleme ve değerlendirme gibi ilkelere dayanmaktadır. SUMP’ların temel amacı, sürdürülebilir hareketliliğe geçiş sağlayarak erişilebilirliği ve yaşam kalitesini arttırmaktır.
SUMP'LARIN ŞEHİRLERE FAYDALARI NELERDİR ?
SUMP uygulamaları ile bireysel otomobil kullanımının azaltılması, bisiklet-yaya erişiminin arttırılması, paylaşımlı mikro mobilite olanaklarının geliştirilmesi ve araç değil insan odaklı bir kent merkezi yaratılması sağlanabilmektedir. Bu kazanımlar çeşitli faydaları beraberinde getirmektedir.
Hava kirliliği, günümüzde hem iklim değişikliğine neden olması hem de erken ölüm nedenleri arasında yer alması sebebiyle önlem alınması gereken bir problemdir. Avrupa’da SUMP kapsamında belirlenen düşük emisyon bölgelerinde yapılan ölçümlerde azot dioksit kirliliğinde %15 azalma sağlandığı görülmüştür.(Kaynak: Eltis)
SUMP uygulamaları ile yol güvenliğini arttırma kapsamında önlemler alınması, projelerin bisiklet kullanımı gibi aktif ulaşım biçimlerini destekleyerek daha ulaşılabilir bir hale getirmesi insan sağlığı açısından kazanımları beraberinde getirmektedir.
Sürdürülebilir hareketlilik tedbirleri ile özellikle şehir içi yollarda yayalar gibi hassas yol kullanıcılarının korunması sağlanabilmektedir. İyileştirilmiş bisiklet yolları, daha geniş kaldırımlar ve uygulanan hız sınırları gibi entegre politikalar kentlerin yol güvenliklerini arttırmaktadır. Bunun sonucunda daha güvenli yolculuklar ve daha aktif ulaşım biçimlerinden faydalanma imkânı meydana gelmektedir.
SUMP’lar ile ulaşılmak istenen noktalara daha az araçla ve çok daha kolay ulaşmak mümkün hale gelmektedir. Proje kapsamında yapılan düzenlemeler ile vatandaşlar toplu taşıma gibi çoklu mobilite hizmetlerine daha kolay erişebilmekte ve daha yüksek seviyelerde hizmet alabilmektedir. Milano’da 2016 yılında başlayan SUMP uygulamalarında yapılan iyileştirmeler sonucunda şehirde araba kullanan vatandaşların İtalya geneline oranla %50 daha az olduğu gözlemlenmiştir. (Kaynak: Eltis)
Özetle, Sürdürülebilir Kentsel Hareketlilik Planları, sokakları herkes için daha güvenli hale getirerek kentsel erişebilirliği arttırır ve daha yüksek bir yaşam kalitesine ulaşılmasında katkıda bulunur. Farklı hareketlilik biçimleriyle şehir daha popüler hale gelir. Bu durum turizmi güçlendirir ve uluslararası yatırımları teşvik eder. SUMP’lar herkes için standartları artırarak sosyal eşitliğin sağlanmasında katkıda bulunur.